Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, JW Marriot Otel'de 5. Türk Patent Ödülleri Töreni'nde önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları: Bugüne kadarki 4 ödül töreninin hepsine bizzat katıldım çünkü patent konusu çok önem verdiğim bir konudur. Bizim kültürümüz marifetin mutlak suretle iltifat ile taçlandırılmasını uygun görür. Bu vesile ile hayatlarını bu güzel çalışmalara adayan mühendislerimizi girişimcilerimizi akademisyenlerimizi tasarımcılarımızı kısaca bu uğurda çaba gösteren tüm insanlarımızı yürekten selamlıyorum. Burada takltim edeceğimizi her bir ödülün arka planında takım ruhunun disiplinin motivasyonun olduğunu biliyorum bunun herkese örnek olması gerektiğini düşünüyorum. AVRUPA'DA İKİNCİ SIRADAYIZ Uluslararası verile baktığımızda 2015 yılında bin barajını aşan bir patent başvurusu yaptık. Türkiye olarak elde ettiğimiz bu başarı bizi umutlandırıyor ama asla tatmin etmiyor. Bu yarışı rekabet halinde olduğumuz ülkelerle pek çok dezavantaja rağmen sürdürüyoruz. Pek çok ülkeyi de geride bıraktık. 2015 yılında 40 bini aşan naşvuru ile Avrupa'da 2. Dünyada ise 4. sırayı almıştır. 2011 yılından bu yana en fazla marka başvurusu yapılan ülkenin Türkiye olduğunu gördük. ESKİ TÜRKİYE ARTIK YOK! Ayağına her çerme takıldığında yere kapaklanan Türkiye artık yok yeni Türkiye yolunda kararlılıkla yürüyoruz. Allah'ın izniye 2023 hedewflerine ulaşacağız. Türkiye'nin bugün geldiği yer itibarı ile küçük başarlarla yetinmemiz asla söz konusu olamaz. Türkiye'yi dünyanın 10 ekonomisinden bi,ri haline getirmeden kendimizi başarılı saymayacağız. Kendi uçağını otoobilini üretmeyen bir Türkiye yeni Türkiye olamaz. Bu konuda hepimize öok büyük sorumluluklar düşüyor. Burada çalışan herkese sesleniyorum 2016 yılında çok daha büyük bir sıçramayı hep birlikte gerçekleştirelim. TÜRKİYE MARKASINI KORUMALIDIR Ülkemiz kritik önem arz eden konulardan biri de hukuki altyapıdır. Sınai Mülkiyet Kanunu Meclis'e sevk edildi, kısa sürede yasalaşacağını umuyorum. Yeni kanun kaydedilen artışların artmasına katkı sağlayacak bir düzenleme içermektedir. Önümüzdeki dönemde bir yandan hala 189 olan tescilli işaret sayımızı artırırken diğer yandan bu coğrafi işaretlerimizi dünyaya tanıtma noktasında da daha çok çalışacağız. Şehrlerimiz kendi değerlerine sahip çıkarak Türkiye markasını korumalıdır.